Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanan Okumayı Sevmeyen Çocuğun Hikayesi, Miriam Dubini tarafından kaleme alınmıştır, özellikle 8-10 yaş arasındaki çocuklar için tasarlanmış bir masal ve öykü kitabıdır. Bu eser, çocukların kitaplara karşı olan tutumlarını değiştirmeyi ve onları kitapların büyülü dünyasına çekmeyi amaçlayan özgün bir yapıt olarak öne çıkar. Kitap, çocukların ilgisini çeken hikayeleri, eğlenceli bulmacaları ve öğretici mesajlarıyla dikkat çeker.
Bu kitabın temel özellikleri, onun hem içeriği hem de fiziksel yapısıyla ilgilidir. 48 sayfalık, ciltsiz ve normal boyutlarda olan eser, Türkçe dilinde yayımlanmış ve Türkiye menşeilidir. Çocukların kolayca taşıyabileceği bu kitap, kaliteli içerik ve görsellerle zenginleştirilmiştir. Francesca Carabelli’nin resimleri, hikayeye canlılık katarken, Filiz Özdem’in çevirisi de eserin akıcılığını sağlar. Ayrıca, yapısı itibarıyla hafif ve dayanıklı olmayan bu kitap, kısa ve öz anlatımıyla dikkat çeker.
Hikaye, genellikle kitap okumayı sıkıcı bulan Anna adlı çocuğun, kütüphanede karşılaştığı özel bir kitapla tanışmasıyla başlar. Bu karşılaşma, onun kitaplara bakış açısını köklü biçimde değiştirir. Anna, başlangıçta okuma faaliyetinden uzak dururken, hikaye ilerledikçe içsel bir yolculuğa çıkar. Kitap, ona hayal dünyasının kapılarını aralar ve sıra dışı maceralarla tanışmasını sağlar. Bu süreçte çocuklar, hayal gücü ve yaratıcılığın önemini fark ederler.
Miriam Dubini, hikayeyi sürükleyici kılmak adına çeşitli oyunlar ve bulmacalar eklemiştir. Bu sayede, çocuklar hem eğlenir hem de öğrenir. Kitabın sonunda yer alan bulmacalar ve küçük oyunlar, hikayeyi pekiştirmeye ve çocukların dikkatini toplamaya yardımcı olur. Bu yönüyle eser, sadece bir hikaye kitabı olmanın ötesine geçerek, aktif katılımı teşvik eden bir araç haline gelir.
Eser, genel olarak yüksek bir puan ortalaması olan 4.6 ile değerlendirilmiştir. Okurların büyük bir bölümü, kitabın sürükleyici ve öğretici olduğunu belirtirken, özellikle hikayenin akıcılığı ve içeriğin çocuklara uygunluğu öne çıkar. Ancak, bazı eleştirmenler, çevirisinin akıcılığı konusunda olumsuz görüşler dile getirir. Ayrıca, hikayenin zaman zaman dilinin ağırlaştığı ve sonunun çocukların anlayış seviyesine uygun olmadığı yönünde görüşler de mevcuttur.
Genel anlamda, Okumayı Sevmeyen Çocuğun Hikayesi, çocukların kitaplara karşı olan ilgisini artırmayı ve onların hayal dünyasını genişletmeyi hedefleyen etkili bir araçtır. Yaratıcı anlatımı, görselleri ve eklediği bulmacalarla hem eğlendirici hem de öğretici olmayı başarır. Çocukların okuma alışkanlığı kazanmasına katkı sağlayan bu eser, ebeveynler ve eğitimciler tarafından da tavsiye edilmektedir. Bu kitap, çocukların iç dünyasına dokunarak, onların kitaplar aracılığıyla kendilerini ifade etmelerini ve hayal güçlerini geliştirmelerini sağlar. Sonuç olarak, Miriam Dubini’nin bu hikayesi, çocukların okuma sevgisini aşılamada önemli bir rol oynar ve uzun vadeli eğitimsel katkılar sunar.















